Azerbaycan Çok Kültürlülük Modeli Oluşturur

0
41

Şimdiye kadar Azerbaycan’da herhangi bir dinsel ya da ırksal sorun yaşanmadı – Revan Hasanov

Tüm milletler ve dinler hepimizin ortak Ana Vatanı ola Azerbaycan’da yıllardır, hatta asırlardır kardeşçe, hiç bir sorun çıkarmadan kardeşçe yaşıyorlar. Zira burayı kendi Vatanları olarak görüyorlar. İyi ve kötü günde bir arada yaşayan bu halkların ve dinlerin temsilcilerinin gelenek ve göreneklerini, kimliklerini, dini değerlerini, ulusal ve dini bayramlarını yaşatmaları için devlet te her türlü olanağı sağlıyor. Zira, tüm bunlar yaşanmamış olsaydı, Azerbaycan bugün asla çok kültürlülüğün kendine özgü modelini oluşturamazdı ve tüm dünya bu modelin öneminden bahsetmezdi. Tüm dünyadaki Azerbaycanlıları bir arada tutan bir devlet ideolojisi olan Azerbaycancılık ideolojisinin coğrafyada ülkemizi farklı bir konuma getirdiğini inkar etmek te imkansızdır. Zira, temelleri Ulusal Lider Haydar Aliyev tarafından atılmış olan bu ideoloji ülkemizde saygıya ve sevgiye dayalı dünyada eşi benzeri bulunmayan bir çok kültürlülük modeli oluşturdu ki, bu gün Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de bu politikayı ciddi anlamda başarıyla sürdürüyor.
Bu sözleri basına verdiği demeçte Bakü Uluslararası Çok kültürlülük Merkezinin icra direktörü Revan Hasanov söyledi. Hasanov kardeş ülkenin devlet politikasının asla ayrımcılık ve asimilasyon üzerine yoğunlaşmadığını, tam tersi devletçe uygulanan politikanın din, dil, ırk fark etmeksizin tüm ülke vatandaşlarını kapsadığını belirtti. Onun sözlerine göre, bugün ülkede vatandaşlar kardeşçe yaşıyorlar, birlik ve beraberlik içinde çok kültürlülük ortamında yaşamanın tadını çıkarıyorlar: “Kırk dört günlük Vatan savaşında kahramanca savaşmış, şehit olmuş cesur Vatan evlatları arasında asırlardır bu topraklarda yaşamış tüm halkların ve dinlerin temsilcileri bulunmaktaydı ve onların bu Vatan uğrunda savaşmalarının tek bir nedenleri vardı: Azerbaycan Cumhurbaşkanı her zaman her bir Azerbaycan vatandaşının garantörü olduğunu söylüyordu, sadece söylemekle yetinmiyor, aynı zamanda bunu davranış ve tutumlarıyla kanıtlıyordu. Aynı davranış ve tutumlar bu gün de sergilenmektedir. Bunun en önemli kanıtı işgalden kurtarılmış Şuşa’da Harıbülbül müzik şöleninde ülkenin çok kültürlülük örneklerinin sergilenmesi ve Ramazan bayramında sayın Cumhurbaşkanımızın Gabala ilinin Nic kasabasını ve Kutsal Meryem Ana Kilisesi’ni ziyaret etmesidir ki, bu kanıtların ışığında biz ülkemizde çok kültürlülüğün sıradan bir durum olmadığını tam tersi bunun asırlardır oluşmuş bir gelenek olduğunu görüyoruz.”