Türkiye Kafkasya’da büyük etkiye sahiptir
Azerbaycanlı STK Başkanı Nigar Alesgerova, “Azerbaycan ve Türkiye arasında tüm alanlarda örnek ilişkiler, dostluk, kardeşlik münasebetleri mevcuttur. Ülkelerimiz, enerji ve ulaşım projelerini başarıyla gerçekleştiriyorlar. Böylesi projeler Azerbaycan ve Türkiye’yle beraber, tüm bölgenin gelişimi açısından da oldukça ehemmiyetlidir. Türkiye, Güney Kafkasya’da büyük etki gücüne sahiptir” dedi.
Azerbaycan’ın önde gelen gençlik teşkilatlarından Odlar Yurdu Gençler Sivil Toplum Örgütü’nün Başkanı Nigar Alesgerova ile gelişen Azerbaycan ve Türkiye ilişkileri ve dünya gündemi üzerine söyleşi gerçekleştirdik…
-Yeni dönemde Türkiye’nin bölgede artan etkisi, Ortadoğu ve diğer bölgelerdeki sorunların çözümünü sizce nasıl etkileyecektir?
Ortadoğu’da Türkiye’nin sözü ve iradesi geçerlidir
AK Parti iktidarının dış politikasında Türkiye’nin tarihi geçmişinin getirmiş olduğu sorumluluk duygusuna özellikle her daim vurgu yapılmaktadır. Türkiye en sıcak bölgede bulunmakta ve çevresinde çok ciddi süreçler yaşanmaktadır. Aynı zamanda Kafkasya bölgesi Türkiye için ehemmiyetli fırsatlar sunan ve küresel politikada etkili olmasında önayak olabilecek bir bölgedir. Genel itibariyle dünyada yürütülen çok kutuplu politikalar Türkiye gibi dünyanın büyük devletlerinden ve güçlü orduya sahip olan ülkeleri tüm süreçlerde aktif aktör olmaya itmektedir. Bu açıdan, Ortadoğu’da gelişen tüm olaylarla ilgili Türkiye’nin tutumu çok önemlidir ve iradesi dışında herhangi bir ciddi konulara müdahale etmek veya çözümü için çaba harcamak abestir. Bu realiteyi tüm devletler anlamak zorundadırlar.
Dağlık Karabağ tüm Türk dünyasının ortak sorunu
-Bu açıdan baktığımız zaman, kardeş Türkiye’nin Dağlık Karabağ sorununun çözümünde etkisinin artmasını bekleyebilir miyiz?
Dağlık Karabağ ve etraf bölgelerin 20 seneden uzun bir süredir Ermenistan’ın işgali altında bulunması sadece Azerbaycan’ın değil, tüm Türk dünyasının ortak sorunudur. AB, BM gibi uluslararası kuruluşlar, Dağlık Karabağ’ın Ermenistan tarafından işgali ile ilgili kabul ettikleri kararların yerine getirilmesi yönünde maalesef Ermenistan’a karşı hiçbir baskı uygulamıyorlar. Türkiye, Güney Kafkasya’da büyük güce sahiptir. Kuşkusuz kardeş ülke olarak da Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün sağlanmasının önemini tüm uluslararası kurum ve kuruluşların kürsülerinden talep ediyor. Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarını işgal ettiği için Türkiye ile sınırlarının 1993 yılından itibaren kapalı olması da bunun en büyük kanıtıdır. Günümüzde gerçekleştirilen ve gerçekleştirilmesi planlanan tüm bölgesel projelerden Ermenistan’ın tecrit edilmesini de buna örnek olarak gösterebiliriz. Sayın Recep Tayyip Erdoğan defalarca Güney Kafkasya’da barışın, istikrarın ve güvenlik ortamının oluşumu için Dağlık Karabağ sorununun adaletli bir biçimde çözümünün şart olduğuna vurgu yaptı.
“Bir millet, iki devletiz”
-Son birkaç yıldır Azerbaycan ve Türkiye’nin önemli uluslararası toplantılarda ortak hareket ettikleri gözleniyor. Sizce, bu birlikteliğin kazanımları nelerdir?
Azerbaycan’ın Ulusal Lideri Haydar Aliyev’in “Bir millet, iki devlet” olarak anlattığı Azerbaycan – Türkiye ilişkilerinin ideolojik temeli aslına bakılırsa, 19. yy. sonlarında iki tarafın ceditçileri tarafından atılmıştı. Son 20 sene boyunca ilişkilerimiz olabildiğince hızla ve dinamik gelişmiştir. Azerbaycan ve Türkiye arasında tüm alanlarda örnek ilişkiler, dostluk, kardeşlik münasebetleri mevcuttur. Ülkelerimiz enerji ve ulaşım projelerini başarıyla gerçekleştiriyorlar. Böylesi önemli projeler Azerbaycan ve Türkiye ile beraber, tüm bölgenin gelişimi açısından da oldukça ehemmiyetlidir. Her iki ülke tüm alanlarda dost ve kardeş olarak beraber hareket etmekle yetinmiyor, aynı zamanda uluslararası toplantılarda da ortak hareket ediyorlar. Tabii ki, yükselen çizgiyle gelişen ilişkiler her iki ülkenin değişik alanlarında gelişmelere neden olmakla, genel olarak bölgede politik ve ekonomik ortamın oluşumunu etkileyecektir.
Azerbaycan’ın geleceği
-Azerbaycan’da gençlerle ilgili STK’ların daha verimli ve koordineli faaliyetini temin etmek amacıyla devlet nasıl bir politika izliyor?
Bu konuda çok başarılı çalışmalar yürütülüyor. Gençlik örgütlerinin daha verimli faaliyetini temin etmek amacıyla onların bilgi ve birikimlerinin yükseltilmesi yönünde ciddi çalışmalar yapıyor. Sadece son 6 ay içinde Azerbaycan Gençler Fonu’nca düzenlenen iki toplantıda, gençlik örgütleri olarak hepsine katıldık. Bu toplantıların asıl amacı, örgütlerin faaliyetlerinin geliştirilmesine, onların ülkenin toplumsal hayatına daha yakinen katılmasına hizmet vermek olmuştur. Ayni zamanda Azerbaycan Gençler Fonu’nun gençlik örgütlerinin teşebbüslerini gerçekleştirmeleri için özel projelerin desteklemeleri, bazı ödeneklerinin ödenmesi için maliyenin ayrılması gibi konularda çalışmalara hız vermektedir. Bu yönde faaliyetler sürdürüldükçe, gençlik örgütlerine özel olanakların sağlanmasını temin edeceğini düşünüyorum.