BATININ BU MÜSTEVLİ GİDİŞATI KARŞISINDA, SON 100 YILDIR HEM SİYASATEN HEM İLMEN HEM İKTİSADEN HEM DİNEN HEMDE KARDEŞLEK İLKELERİ BAKIMINDAN BEYİN MELEKESİ İPTAL OLMUŞ BU MEYANDA MİLYONLARCA CAN VERMİŞ İSLAM ALEMİ NE YAPMALIRIR Kİ SON BİR ASIRDIR BÖYLESİ BİR BARBAR BATIYA PARA, İKBAL VE İKTİDAR İŞAKLIĞI ADINA AYNI ZAMANDA KENDİ İÇ DÜNYASININDA KATİLİ OLMUŞTUR. DOLAYISIYLADA BU HAYATI KAYMIŞ İSLAMI ALEM KENDİNİ YENİDEN NASIL TOPARLAMALI, BİR YENİLİK OLARAK NE YAPMALI VE BU BARBAR BATININ HER AN DÜNYADA YUZLERCE CAN ALAN ÖLÜM TUZAKLARINDAN KENDİSİNİ NASIL KORUMALIDIR. ?
İSMAİL HASBA/Harbi gazate
Kim Hıristiyan,kim yahudi, kim Müslüman, Batı kimin, Doğu kimin? Dogu batı diye bu taksimatı yapan kim yada hangi güç yaptı ? Bu manada işte çağa yeni mühur vuracak bir ele ihtiyaç var.O da islam mütefekkirleri ve bilim insanları olarak önce yardan serden geçmek ve “Tüm insanlığı kuşatan Kuran ışığında ALLAHIN SON ÜÇ ELÇİSİ MUSA, İSA, MUHAMMED AS mı yeniden tanımak adlı çalışmaya öncüluk edecek bik yol haritası Ortaya koymak. Bu meyanda Dogu ile Batıyı yeniden Barıştırmak bağlamırda Hırıstıyanlığın ve yahudiliğin sosyalleşmesine kapı aralamak konulu yeni bir Bilim Dalı geliştirmek. Buradan çıkan veri sonuçlarını sağ duyulu Hıristiyan ve Yahudi mütefekkirleriyle ortak bir akıl çevesinde değerlendirip tüm dünyadaki universetelerde doktora tezi yapılacak bir anlayışa taşımak ve yaygınlaştırmak… Doğu batı arasındaki tüm insanlığın esenliği adına bu çağın yeni bir sulh inşaası olacak bir proje aranacak ise benim naçiz aklıma göre tüm dünyaya ilan edilecek ve zalimce akıtılan kanları durduracak yeni çıkış yolu bu olsa ğerek .” Şuanda siyonist eksenli batıdaki emperyal barbarlığa kısmende olsa uzun vade de gem vuracak tek kurtuluş yolu da bence bu… Siyonist odaklı Batının barbar ve vahşi yuzunden masum insanlık tarihine düşen kanlı notlara gelince …. Bunin içinde söze ; Nübüvvet Hilalinin devamı olarak gönderilen Hz. İsa’nın Müslüman iman halkası olan Rahip Bahire ile başlamak istiyorrum. Önce beliyoruz ki Bahire gunumuzun müslüma katili haçlısı ve hınçlısı olan bir Hıristiyan değil hz.İsa gibi o da tek yaratıcı kudretin Allah olduğuna inanmış isevi bir musiumandır Dolayısıyla Hz. İsa da haçlı gamalı bir Hırıstiyan değil insanlığın ilk atası Hz.Adem ile başlayan insanlığı ilhyâ ve yeryuzunü kan ve göz yaşına bdğan insanlık kasabı cani cellalara ve de adalet duygusunu kaybetmiş Fravun eksenli zalim güç odaklaroma karşı imar halkasntda yerini uyarıcı elçi olarak alan müslüman bir adalet nebisidir. Eğer bunun aksi olsa idi kanatı kuşatan bizim kitabımız hz. Kuran ne Hz İsa yı ne Hz. Musayı iman noktasında biz muslumanlara anlatırdı ki bu durum butun peygamberler adına Din de tekliği ifade eder. O da kitaplar İncil Tevrat Zebur da olsa inancın islam olduğu geçeğidir ki ben eğer hz İsa devrinde yaşamış olsaydım bu imanımla isevi bir müslumandım.Belki de Rahip Bahire gibi bu imanımla İncilde adı Ahmed olarak geçen hz.Muhammed as mın son aeçi olarak galeceğıni haber verenlerden biride ben olürdum.ki biz muslumanlara Hz.Muhammedin son elçi olarak geleceğini gerçek olan Hak incil bilgisiyle Rahip Bahire risalet vahyinden yaklaşık 30 yıl önce müjdelemiştir. Dolayısıyla masum inanç sahibi mazlum müslümanları Endülüs’te, Kudus’te, Srebranisca’da, Quantanamo’da acımasızca katleden bugünkü Haçlı Batı Hıristiyan olabilir .Ama Hz.isa ve onun iman havarisi Bahire ve Ashabı kehf asla bu melanetlerin ortağı olacak böylesi bir insanlık cinayetenin Hristiyanı da olamaz peygamberide. Rahip Bahire ki, peygamberimiz Hz. Muhammed’in (SAV), daha doğumdan kısa süre önce geleceğini haber veren ve “ölmez yetişirsem ona ilk iman eden ban olacağım” müjdesini veren Hz. İsa peygamberin ümmetinden biridir. Dolayısıyla bu haliyle de bundan 14 asır evvel Batı’nın üstün gücene itiraz edenlerin de en önde gelenidir. Bu yüzden batıya bu kadar yüklenirken Rahip Bahire’den günümüze gelen çok özel ve çok küçük çapta denecek gönül insanlarını bundan müstesna tutuyorum. Keşke Batı bu olsaydı. Ama Batı da ne din ne de siyaset mantığı hiçbir zaman böyle olmadı. Böylesine hem içi boşaltılmış din veçhesiyle hem yozlaşan siyaset yuzu ile her devirde mazlum insanlık ailesine zulmetmekten yana taraf aldı.. Böylece de hem Yaratıcı kudret sahibiyle savaştı hem mazlum insanlık ailesiyle kapıştı. Tek başına bu son satırda geçen iki tespit bile Batı’daki dinden siyasete bu denli zihin ve niyet bozukluğunu anlamaya yeterli bir gösterge olsa gerek. Peki, Batı’yı ilahi din ve evrensel siyaset gerçeğinden uzaklaşıp hem mazlum insanlığa hem de yüce yaratıcısına bu kadar nankör yapan sebep ne? Batı’nın kibridir bu sebep.. Yukarıda da izah edildiği gibi batıyı önce bu kibri Allah’tan uzaklaştırdı, sonra da ilahi din ve peygamber gerçeğinden… Nihai niyet, hem Allah’tan uzaklaşmak hem dini dünyevileştirmek hem dini dünyevileştirmek hem peygamberi putlaştırmak olunca da Batı denen bu varlık çılgın bir millet oldu ve kendi gucune boyun eğmeyan masum insan soyinu kırmaktan hiçmi hiç geri durmadı Öyleki Hz İsayı bile çarmıh sürecine bu batının o çağdaki bu kibri taşıdı dersek bundada gerek ilmi gerekse fikri olarak yanılmayız. Bu kibirdir ki ç uzerinden hiç çıkarmadığı barbarlık kılıcınıı batı hep doğuya karşı kullandı. Bu nedenlede Masum doğu da bu milleti bu yüzden hiç sevmedi. İşte “Sen kim oluyorsun da beni sevmiyorsun?” diyen barbar bir batı böyle doğdu ..Kadim tarihten beride doğunun başına bombalar yağdırıyor. Yeri geliyor ambargolarla, yeri geliyor vatanlarını işgal yolu ile mazlum doğunun kahpece ocaklarını söndürüyor, namuslarını kirletiyor. İşte Batı sahih bir dini, peygamberi ve kitabı olmayan böylesi Hıristiyan bir Batı. Doğu’nun ve Batı’nın Yaratıcısı olan yüce Allah’tan kendini böylesine üstün görme hastalığıdır ki, tarih boyu Batı’yı, Doğu’nun mazlum insanlığını böylesi bir ayrık otu olarak görme bedbahtlığına itti; halen de bu ırsi hastalık Batı’da devam ediyor. Sonuç olarak eğer Batı, çağlar boyu süren böylesine aşağılık bir gidişattan kurtulup İslam ümmeti gibi Allah’a kul olmanın muhabbetini yaşayacak bir tekamüle kavuşsa, inanın batı ile doğu arasındaki tum ihtilaflar bitecek. Dünya da da her şey süt liman olacak, ama bu Batı kibrinden heçbir zaman vazgeçmeyecek .Sonunda da Roma ğibi ilahi bir gazapla bu soysuzlukla yok olup gidecek. BİR ACI HATIRA Çanakkale Savaşı’nda kendisine kurşun sıkan yaralı düşman askerini tedavi ettikten sonra birliğine teslim sonrası dönerken, kendini ölümden kurtaran benim askerimi arkasından vuracak kadar insanlığını kaybetmiş bir Batı var musluman insanlığın karşısında. İşte İsa’sı Musa’sı ve de insanlığı olmayan olmayan batı böyle bir şey.. Batı’yı böylesine yok yere korkutan ve sonra da bu korkuyu kibre dönüştüren işte böylesi bir itikat dengesizliğidir ve böylesi bir insanlık yoksunluğudur. Tarih boyu eğer Batı’nın genel yapısında mazlum insanlığa karşı bir acıma duygusu gelişmemiş ise sebep budur.. Çanakkale şehitlik abidesini gezerken duymuştum.Buna Yukarda da temas ettim. İngiliz askeri yaralanmış yerde yatıyor. Müslüman Türk askeri o halde onu alır. Zığındere’deki revire getirir sonra da alıp birliğine yakın bir yere teslim için yola çıkar. Ancak Batı’nın böylesine itikatsız ruhla canavarlaşan kimliği , onu o dönüş yolunda arkasından vurur şehit eder. Batı işte böylesine itikatsız ve böylesine barbar böylesine hasta bir toplum. Böylesine tek dişi kalmış canavar bir ırk. Batı böylesine kalleş ve işte böylesine kahpe bir millet. Yalancı ve sözünde durmayan bir yapı. Batı adına butün bunlar insanlık tarihindeki alçaklığın son örnekleridir. İSLAM HAKKINDAKİ PAPA VE HAHAM HURAFELERİNE DAYALI YALNIŞ İTİKATTAN KAYNAKLANAN KADİM TAREHTEN BU TARAFA BATI ALEMİNDE BİTMEK TÜKENMEK BİLMEYEN BU VAHŞİ YUZE KARŞI PEKİ İSLAM ALEMİ NE YAPMALI YADA NELER YAPABİLİR? Çanakkale’de, Bosna’da, Cezayir’de, Filistin’de, Mayanmar’da, Doğu Türkistan’da, Suriye’de, Orta Afrikada, Irak’ta, Afganistan’da, Ruanda’da ve ABD’de Kızılderili bir neslin yok edilmesinde Batı’nın ortaya koyduğu insanlık dışı barbarlıklar için islam alemi artık yeni bir şeyler yapmalı ve bir şeyler yazmalıdır. Hayvanları bile gerilerde bırakan canavarlık ve soykırımların durması için İSLAM ALEMİ örneğem şunu yapabilir.. O da tarihte hiç yapılmayan ve yazılmayan İNCİLİN VE HIRISTIYANLIĞIN SOSYALLEŞMESİ ADINA DOKTORA TEZLERI HAZIRLAMAK olmalıdır. BATI hakkında beyanlara geçmemiiş barbarlıklar yazılacak TEZLERE belgeleriyle KONU YAPILMALIDIR.. Bu meyanda hz.İsa lle hz.Musa hakkında Kuran da geçen İlahi mesajlar evrensel ve birleştirici sebebleri ile birlikte “sosyalleşme tezlerinde” yer almalı ve batı nesillerı arasına bu evrensel düşüncenin hızla yayılması için de mutlaka makul ve bilimsel zeminler oluşturulmalıdır .. Görulecektir ki bu gelişme hem batı ile doğunun genç kuşkları arasında evrensel barışın inkişafına ilk planda azda olsa ilerisi çok daha umit verici çok hayırı bir başlanğıç teşkil edecek hem de bu tip bir çalışma ” daeş, eşşebab, bokoharam, fetö ” gibi batı adına islam içinde kullanan bu gibi canilerin bu kahpe yoldan dönüşüne vesile teşkil edecektir. Bu fakirden hatırlatması.. Slm ve dua ile. İsmail Hasbal