Hanifi Yıldırım: ‘FETÖ militanı savcı ve hakimler siyasi iktidarın kayıtsız şartsız desteğini de arkalarına alarak rollerini oynamaya başladılar.”

0
257

Ergenekon davasından sonra kamuoyunu en çok meşgul eden, askeri ve siyaseti en çok geren dava oldu Balyoz. Savcının 250’si tutuklu, 362 muvazzaf ve emekli subayın hepsi için 20 yıla kadar hapis istediği davada gergin duruşmalar oldu.

ALBAY Hanifi Yıldırım… Balyoz davasının en çok tartışılan iddiasının başaktörüydü. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensubu Albay Hanifi Yıldırım, iddiaya göre kurduğu bir tim ile Fatih Camii’ni bombalayıp ülkede kaos çıkaracak, böylece darbe fitilini ateşlemiş olacaktı.

www.hocalihaber.com olarak yakın tarihimize geri döndük ve detayları inceledik. Balyoz davasının en tartışılan ismi konuşuyor:
 I yazı:
Hanifi YILDIRIM E. Kur. Alb. Saygılarımla:
11 ŞUBAT 2011 / 11 ŞUBAT 2021 ARADAN GEÇEN 10 YILIN ARDINDAN Devletin adaletine güvenen, hukuka inanan, kurallara uymayı çok küçük yaşlardan itibaren kendilerine yaşam biçimi sayan Türk Ordusu askerlerinin 11 Şubat 2011 de adeta tuzağa düşürülerek tutuklanmalarının üzerinden 10 yıl geçti. Kurnazlığı, sinsiliği, komploculuğu maharet belleyen Fetullahın yargıdaki savcı – hakim kılığındaki militanları Savaş KIRBAŞ, Ömer DİKEN, Ali Efendi PEKSAK ve Murat ÜRÜNDÜ eliyle, hukuk tarihinde görülmedik biçimde, Silivri mahkeme salonunun kapıları tutularak, subayların alçakça tutuklamalarının üzerinden 10 yıl geçti. Önemli bir kısmı 2007 den beri kesintilerle tutukluluk yaşamış olan Türk Ordusunun subayları için Yargıtay onayına kadar yazılmış bir yok etme senaryosu o gün uygulanmaya başladı. Yargının içinde örgütlenen FETÖ militanı savcı ve hakimler siyasi iktidarın kayıtsız şartsız desteğini de arkalarına alarak rollerini oynamaya başladılar. Fakat karşılarında, koşullar ne olursa olsun, vatanı, milleti, Cumhuriyet değerleri ve Atatürk ilkeleri için canını feda etmek için hazırlanmış insanlar olduğunu, dışarda onların samimiyetine ve masumiyetine inanmış geniş bir Cumhuriyet Ailesini hesap etmemişlerdi.
Balyoz davası simgesi ile ilgili görsel sonucu
Bu geniş aile, her türlü kara propagandaya rağmen FETÖ ye karşı dimdik durdu. Bütün olanaksızlıklara rağmen hukuksuzluk sürecinin foyasını meydana çıkardı. Türk Ordusunu subayından başlayarak itibarsızlaştırmaya, tasfiye etmeye yeminli şer ortaklığı, bir yandan bu dik duruşa, öte yandan da aralarındaki iktidar hırsına daha fazla dayanamayıp çatladı. Nihayet 18 Haziran 2014 de AYM’nin özgürlük kararı ile kumpas bozuldu ve Balyoz tutukluları tahliye oldular. Fakat Türk Ordusunun hiyerarşisi, disiplini, kurumları büyük bir erozyona maruz bırakılmış, FETÖ militanları tasfiye edilen yurtsever subayların yerini doldurmuşlardı. İşte bu yapı 15 Temmuz hain darbe girişimi ile Türkiye’yi bir iç savaşın, çöküşün eşiğine getirdi. 10 Yıl geçti aradan. Büyük saldırılara maruz kalan, birçok kurumunu kaybeden Türk Ordusu hala kendini toparlamaya, bünyesine yabancı unsurların izlerini silmeye uğraşıyor. Büyük bir haksızlığa, hukuksuzluğa uğrayıp mesleklerini, gelecek planlarını kaybeden, bütün aile hayatları altüst olan subaylar bir yandan hayatlarına tekrar çekidüzen vermeye çalışırken ve yaşananların FETÖ iftiraları ile kurulan bir kumpas olduğu açığa çıkmışken, hala bu kokuşmuş senaryoları gerçekmiş gibi tekrar tekrar gündeme taşıyanlara derdini anlatmaya çalışıyor. 10 Yılın sonunda, çekilen bunca acılara, kayıplara hep birlikte göğüs gerdiğimiz aziz şehitlerimizi saygıyla, rahmetle anıyoruz. Onların aziz hatırları önünde hukuka ve demokrasiye tam bir bağlılıkla vatanımız, milletimiz ve Büyük Atatürk’ün bizlere emaneti Cumhuriyetimiz için gerektiğinde canımızı feda etme yeminimizden vazgeçmediğimizi Büyük Türk Milletine bir kez daha saygıyla duyuruyoruz. KUMPASDER