5017. Fazla hamasete ve palavraya gerek yok. Net olarak ortada olan çok ciddi bir gerçek var. Devletin istihbarat birimleri, döküm döküm dökülmektedir. Ve bu dökülme, bu güne mahsus Bir zafiyet de değildir. En kısa zamanda ve mutlak surette, bu zafiyetin önü alınmalı; ek birkaç birim daha kurulmak sureti ile kurumlar arası rekabet arttırılmalı, elzem olan netice de her zaman ve her hâlde alınmalıdır. Zîrā devletin istikbâli oyuncak değildir…
5015. Bu darbe, nicedir üzerinde durduğum, net olarak bir gerçeği, Bir kez daha, ortaya koymuştur ki; hükûmet, sür’atle eğitim-öğretim, yani maarif sistemine el koymalıdır. Millî ve yerli bir sistem uygulamasına, hemen bu sene geçilmelidir. Zîrā A’dan Z’ye kadar, bu kadar çarpık düşünen, tahsilli bir zümreye, Dünya’nın hiçbir yerinde rastlamak, aslā mümkün değildir.
5014. “Sebep FETÖ!..” dediğimiz zaman, Bizlerle kafa bulanların, olmayan kafalarını seveyim. O olmayan kafalar ile gördüklerini zannettikleri, bu günün Dünyası ve Türkiye’si, Onların dile getirdiği Dünya ve Türkiye’den, o kadar farklıdır ki; bu kişilerin, bu beyinleri ve bu dilleri ile bu Dünya, bu ülke ve bu millet, hattā insanlık adına, kat edebilecekleri tek Bir yol ve alabilecekleri tek Bir sonuç yoktur. Ve Onlar kendilerini var, darbecilere darbe yapan milleti yok saymakla, düştükleri bu hazin hâllerinin farkında bile değillerdir. Yeni Türkiye, bu gaflet ve dalalet içinde olan, bu aymaz ve ahmak zümreye, hak ettiği muameleyi yapacak, bu kişilerin suratına giderek kimse bakmayacaktır.
5013. Parti Baş Efendilerinin TBMM’nde yaptıkları konuşmaları dinledim. Sayın Başbakan ile Bahçeli gayet makûl şekilde, olayın kendisi hakkında konuştu. Ancak CHP başkanı ile HDP başkan yardımcısı, geçmiş gelen ve gelecek olan kendi hâlleri için konuşmalar yaptılar. Ki; yarın öbür gün mahkemelerde başlarına gelecekleri, şimdiden önleyebilmek için, zemin hazırlayabilsinler.. Milletin istikbâli söz konusu iken, böyle davranmaları, hiç yakışık almadı.
5023. Bahçeli Salı günü konuşmasında, darbe ile hiçbir ilgisi olmamış olan Bir MHP’nden bahis etti. Ben bu anlatımı anlamakta, çok zorluk çektim. Çünkü Rahmetli Alparslan Türkeş bir darbe subayı idi. Darbe bildirisini radyoda okuyan subay da kendisiydi. Ne zaman ki; darbenin kendini bile darbelediğinin farkına vardı ve kullanıldığını anladı; gerçeğe dönmesini bilmekle kalmayıp, Türkiye için, doğru teşhisle, başkanlık sistemini bile savundu. Bazen Bahçeli’yi anlamakta çok zorluk çekenlerden biri de, benim zannımca.