Turkish
IĞDIR DEVLET HASTANESİ ACİLİNE ALLAH KİMSEYİ DÜŞÜRMESİN
Bu başlık bize ait değil, bir doktorun Sn. Dr. Mehmet Kum’un babasının geçirdiği trafik kazası sonrasında yaşadıklarını anlattığı yazıya koyduğu başlık.
Seçme şansının olmadığı tek alternatifin Devlet Hastanesi olduğu bir ilde üstelik sağlık sektöründe önemli gelişmelerin yaşandığı söylenen bir dönemde yaşananlar inanılır gibi değil.Eğer bu durum sağlık sektöründe çalışan bir hekimin başına geliyorsa vatandaşın durumunu düşünmek dahi istemiyorum.
İşte kendi anlatımıyla Mehmet Bey’in Iğdır Devlet Hastanesinde yaşadıkları‘’20 Haziran Cumartesi saat 5.30 civarı trafik kazası geçiren babamı ambulans hastaneye getirmeden önce Iğdır Devlet Hastanesi Aciline koştum…3 tane aile hekimi vardı “.Beyin cerrahına haber verdiniz mi ” diye sorduğumda ” verdik” cevabını aldım. Yaklaşık on dakika sonra babamı da ambulans hastaneye getirdi. Beyin tomografisi çekildi..Bakınca beyin kanamasını kendimde gördüm’’
1.Her zamanki gibi nöbetçi uzman yoktu.Listede sadece adı vardı..
2.Acilde para vererek nöbet tutturdukları aile hekimleri vardı.
3.Bir süre sonra elektrikler kesildi. Jeneratör çalışmadı. Müdahaleler bir saatten fazla karanlıkta yapıldı. Biz oradayken acile bir çocuk getirildi. Fotoğrafta güvenlik görevlisi ve hasta yakını olduğunu tahmin ettiğim kişinin cep telefonlarının ışıklarının yardımıyla, hemşire hastaya müdahale ediyor
4. Hastamızı Erzurum’a sevk edecek beyin cerrahını bekliyoruz… Babamı ancak beyin cerrahi sevk edebilir, veya bir uzman…Hastanede kimse yok..Sekiz civarı beyin cerrahı geliyor..Sevk evrakını hazırlıyor.. 8.30 Erzurum’a doğru yola çıkıyoruz…
5.Oysa her gün 2 uzman nöbet tutsa ayda bir bile sıra gelmez…
Kısaca sadece sevk için beyin cerrahını 3 saat bekliyoruz..
Sık sık elektrik kesintilerinin yaşandığı Iğdır’da jeneratörün çalışır durumda olmaması, nöbetçi uzman doktorun görev yerinde bulunmaması çok ciddi bir durum, neticesi de maalesef çok acı oldu.Hastane yönetiminin sorumluluk biliciyle gereğini yerine getireceğini umuyorum.
Mehmet Bey ve ailesine sabırlar dilerken, babasının mekanı cennet olsun, ışıklar içinde uyusun.
Malesef bu Türkiye’nin her yerinde görülen bir durum. Her ne kadar sağlık sektörü bina,techizat vb. şeylerde yenilensede doktor anlamında pek ileri gittiğimiz söylenemez. Alanında iyi yetişmiş doktorlar özel hastanelere kaçmakta. Yani iyi bir hizmet almak istiyorsan parayı bastırıp özele gideceksin. Param yok diyorsan da bu uygulamalara maruz kalmaya devam edeceksin.
Herkes kafasına göre yorum yapmış helallik hak yeme davasına girmiş! eşine çocuğuna zaman ayıramayıp mecburi hizmete giden, herkese adil davranıp hizmet etmeyi baş görevi kabul eden haklı doktorların hakkını yemekten korkmayarak böyle oturduğunuz yerden yorum yapmak kolay.. ya günahsızların günahını alıyorsanız bunun bedelini nasıl ödeyeceksiniz hiç düşündünüz mü