Haydar Aliyev Ebediyete İntikalinin 18. Yılında İstanbul’da Anıldı

0
163

Azerbaycan’ın Millî Lideri Haydar Aliyev’i ebediyete intikallerinin 18. yılında Azerbaycan Devleti’nin İstanbul Başkonsolosu Nermine Mustafayeva tarafından Sarıyer’de bulunan Haydar Aliyev Parkı’nda düzenlenen bir törenle anıldı.

 

 

Aralarında Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Hacıyev’in, Azerbaycan Ankara Büyükelçisi Rashad Mammadov’un, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’in ve Azerbaycan İstanbul Başkonsolosu Nermine Mustafayeva ile İstanbul’da okuyan Azerbaycanlı subayların, Azerbaycan vatandaşlarının ve İstanbulluların katıldığı Anma Töreni Azerbaycan Başkonsolosu Nermine Mustafayeva’nın konuşmasıyla başladı. Haydar Aliyev’in düşüncelerini özetlediği konuşması sonrasında Azerbaycan İstanbul Başkonsolosu Nermine Mustafayeva, Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Dr. Akkan Suver’i kürsüye davet etti.

Dr. Akkan Suver konuşmasında Haydar Aliyev’in büyük devlet adamlığını ve liderliğini anlattı.

Marmara Grubu Vakfı’ndan Sezgin Bilgiç’in de hazır bulunduğu Anma Töreni’nde Dr. Akkan Suver’in yaptığı konuşma aynen şöyledir:

“Aziz Dostlar,

Büyük İnsanların yalnız doğum tarihleri vardır. Onlar aramızdan ayrılabilirler. Ama düşünceleriyle, idealleriyle aramızdadırlar. Dolayısıyla Haydar Aliyev de, ileri görüşü ve vizyonu ile yalnız Azerbaycan topraklarında değil Türk Dünyası’nın coğrafyasında yaşamaktadır.

Azerbaycan Milli Lideri ve çağdaş Azerbaycan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’i bundan 18 yıl önce 12 Aralık 2003 günü ebediyete uğurlamıştık.

Haydar Aliyev, Azerbaycan’ın zor ve sıkıntılı günlerinde göreve geldiğinde Karabağ, Ermeni işgali altındaydı. Ülkenin içinde karışıklık had safhadaydı. Her şeyin ötesinde Azerbaycan tarihinin en buhranlı dönemini yaşıyordu. İç savaşın eşiğine gelen ve bağımsızlığın tehlikede olduğu bir dönemde, O bütün bu sıkıntılara, zorluklara rağmen milletinin kendisine yaptığı davete icabet etmiş ve görev başına gelmişti.

Büyük milletlerin büyük evlatları olur. Tıpkı İngiltere’nin Winston Churchill’i, Fransa’nın Charles De Gaulle’ü, Amerika’nın George Washington’u, Türkiye’nin Kemal Atatürk’ü gibi. O evlatlar, ülkelerinin karanlık günlerinde göreve davet edilirler ve ülkelerini aydınlığa çıkarırlar. Azerbaycan milletinin de Büyük Evladı Haydar Aliyev, yalnız Azerbaycan’ın değil dünya Türklüğünün önde gelen bir evladıdır. Büyük evlatların büyük eserleri olur. Haydar Aliyev’in de büyük eseri karanlıktan aydınlığa çıkararak dünyaya kazandırdığı bağımsız Azerbaycan’dır.

Değerli Arkadaşlar,

Evet, Haydar Aliyev göreve geldiğince önce içte birliği sağlamış, sonra Azerbaycan’ı dış dünyaya karşı itibar sahibi kılmanın ve Ermeni zulmünde olan topraklarının masada geri alınmasının uluslararası yollarını aramıştı.

Lizbon’da AGİT Zirvesi’nde olağan üstü bir ikna kabiliyeti sergileyerek, Karabağ’ın Azerbaycan toprağı olduğunu tescil ettirmesi o günün şartlarında büyük değil, olağanüstü büyük bir başarıydı.

1997 yılında Lizbon’da elde edilen bu başarı gerçekte, 23 yıl sonra, O’nun kabrinde ebedi uykusunda rahat etmesini sağlayacak zaferlerinin ilk adımı olmuştur.

Haydar Aliyev hayatı boyunca Karabağ konusuna önem vermiş ve Ermenistan’ın işgalciliğini, kanun tanımazlığını uluslararası alanda tescil ettirmişti.

Karabağ konusunda hassastı. Kararlıydı. Bu kararlığını, Mihail Gorbaçov’un Karabağ ve Bakü politikaları sırasında SSCB’ni protesto etmesi ve Komünist Partisi üyeliğinden istifa etmesiyle göstermişti. Bu o günün şartlarında hiç de kolay bir davranış değildi.

Ama Karabağ hassasiyeti ve o günün Rusya’sının Bakü politikası O’na bunu yaptıracak kadar güçlüydü.

Haydar Aliyev 10 yıllık iktidarında önce Azerbaycan’ın birliğini sağlamış sonra da ülkenin sosyal, kültürel ve ekonomik boyutunda ulusal ve uluslararası alanda inanılmaz başarılara imza atmıştır.

Bu başarılardan biri de, çağdaş Azerbaycan Ordusudur. Haydar Aliyev görevi süresince Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nin modernleşmesine ve Batı normlarında oluşuma erişmesi için olağanüstü gayret sarf etmişti. Sarf ettiği bu gayretteki özeni; ebediyete intikalinden 17 yıl sonra Şuşa’da, Zengilan’da, Kelbecer’de, Ağdam’da, Gubadlı’da, Cebrail’de, Fuzuli’de Laçin’de Azerbaycan Bayrağı’nın dalgalanmasını temin etmiştir.

Ondan emaneti devir alan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve arkadaşları; sabırla, masada elde etmek istedikleri haklarını tanımamakta ısrar eden Ermenistan’ı dün temelleri Haydar Aliyev tarafından atılan Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nin eliyle dize getirmişlerdir.

Hayatı boyunca bütün eserlerini Türk Dünyası’na, Türk Birliği’ne ve Türkiye Cumhuriyeti’ne olan ileri görüşlülüğüyle şekillendiren ve Azerbaycan ile Türkiye’yi kendi tabiriyle kalın zincirlerle Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattında bağlayıp birleştiren Haydar Aliyev’in inancında, davasında ne kadar haklı olduğunu geride bıraktığımız yıl yazılan şanlı Karabağ Destanı’nda bir defa daha yaşadık.

Yıllar önce ortaya koyduğu yüksek inancındaki kararlılık ve dikkatini bugün hayata geçiren Azerbaycan Devleti de O’nun eserlerine olan sadakatini yarattığı Karabağ Zaferiyle bir defa daha gösterdi.

Azerbaycan’ın kazandığı Karabağ Zaferi ise gerçekte O’nun yıllar önce ortaya koyduğu yüksek inanca bağlılığın ve Azerbaycan Devleti’ni yöneten İlham Aliyev ile arkadaşlarının ona olan sadakatlerinin ayrı bir belgesidir.

Ebediyete intikallerinin on sekizinci yılında haklılığı tescil edilen bu Büyük İnsanı rahmet, saygı ve özlemle anıyoruz.”