TBM/Özkan: “İnşaat şirketinin antetli kağıdı ile yapılan mesken satış sözleşmeleri kanuna aykırılık sebebiyle geçersiz sözleşmeler olup tüketiciyi korumaz”

0
745

 Alınacak konutlarda “krediye uygunluk” aranmalıdır

Tüketici Başvuru Merkezi (TBM) Emlak Komisyonu Üyesi Avukat Yasin Özkan, faizlerin düşmesiyle birlikte hareketlenen konut piyasasında “pastadan pay kapma yarışı” yaşandığına dikkat çekerek, “Öncelikle ev alacak vatandaşlarımızın mümkünse iskanı alınarak projesine uygun şekilde bitirilmiş, krediye uygun binalardan ev almasını tavsiye ederiz” diye uyardı.

Konut piyasasındaki gelişmelere ilişkin DHA’nın sorularını yanıtlayan Özkan, kredi kullanımında banka eksperlerinin, evin projesini ve tapu durumunu ayrıntılı inceledikleri için “risk değerlendirmesini” de yaptıklarına işaret ederek, “Krediye uygunluk bir ev için güvenilirlik bağlamında önemli bir kriterdir” dedi ve ekledi:

“Krediye uygun olmayan evler kat irtifaklı olabilir. Bu durumda belediyeden onaylı projesi olan, ancak henüz iskan belgesi alınmamış bir yapı söz konusudur.”Ne var ki inşaat aşamasında kaçak kat ya da başkaca projeye aykırılık olabileceği gözetilerek, ayrıca satın alınırken eksper tespiti yapılmadığından alıcı tarafından detaylı bir inceleme yapılmalıdır.”Toprak tapulu yerler ise sadece hisse satışı anlamına geldiğinden en riskli alımlardır. Tapuda proje olmaz, eğer belediyede proje varsa mutlaka alınan yerle proje karşılaştırılmalıdır.”Sözlerini, “Çok hareketli konut piyasasında her çeşit aktör bir şekilde pastadan pay kapma yarışına girmiş vaziyette” diye sürdüren Özkan, “Bu durum özellikle daha önceden hiç ev sahibi olmamış ve ev alma hayallerini gerçeğe dönüştürmek isteyen dar gelirli vatandaşlarımızı kötü niyetli satıcıların ve dolandırıcıların tuzağına kolaylıkla düşürebiliyor” diye uyardı ve ekledi: “Kamuoyunun bildiği gibi yakın zaman öncesinde sayısı 100 binlere ulaşan maketten konut mağdurları sayısız kez televizyonlarda ve gazetelerde haberlere konu oldu.”Ertesinde konut mağdurlarının sorunlarının giderilmesi için açılan davalar, yapılan eylemler, kurulan dernekler ve sosyal örgütlenmeler çözüm bulmaya yetmedi.”Sözleşmelerin nasıl yapılacağının kanunla belirlendiğinin altını çizen Özkan, “İnşaat şirketinin antetli kağıdı ile yapılan mesken satış sözleşmeleri kanuna aykırılık sebebiyle geçersiz sözleşmeler olup tüketiciyi korumaz” diye uyardı ve ekledi:

“İleride tapu almak üzere ön sözleşme niteliğindeki satış vaadi sözleşmesinin mutlaka Noterlik Kanunu 60. ve 89. maddeleri ile Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 40-46 maddesi emredici hükümlerine göre noterliklerde yapılması gerekir.

“Noterde yapılmayan sözleşmeler ile yapılan satış vaadi sözleşmelerine istinaden açılan davalarda tapunun mahkeme yolu ile alınması çoğunlukla imkansız olabilmekte sadece verilen paranın faiziyle geri alınmasına ilişkin kararlar çıkmakta mağduriyet yaşanıyor.

“Konut alma hayali ile mağdur edilen tüketiciler için maalesef çoğu kez iş işten geçmiş olduğundan çözüm bulmakta pek mümkün olamıyor ve yılların birikimi bir anda heba olup gidebiliyor.”