![128094](https://hocalihaber.com/wp-content/uploads/2016/03/128094.jpg)
Cumhurbaşkanı Erdoğan, MİT TIR’larının görüldüğü mahkemeye giden konsoloslara “Siz kimsiniz, ne işiniz var orada?” ifadeleriyle tepki gösterdi. Erdoğan, milli ve manevi değerlerin önemine vurgu yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde düzenlenen Dünya Türk İş Konseyi Kurultayı’nda konuştu. Erdoğan,”Biz nerede yaşarsak yaşayalım, ne iş yaparsak yapalım, hangi eğitimi alırsak alalım kesinlikle kendimiz olmaktan, milli ve manevi değerlerimizden vazgeçmeyeceğiz.” dedi.
“Milli ve manevi değerlerimizden vazgeçmeyeceğiz“
Bizim geçmişimizde asla sömürgecilik lekesi olmadığı gibi biz millet olarak bu psikolojiye tahammül edebilecek bir yapıya da sahip değiliz. Dünyanın çeşitli bölgelerinde maalesef sömürge durumunda olmaktan rahatsızlık duymayan, tam tersine bunu benimsemiş toplumlara rastladığımızda gerçekten çok üzülüyoruz. Üstelik bunlar geçmişlerinde çok parlak, zengin medeniyetler kurmuş toplumlar. Halbuki bu insanlar kendi özgünlüklerini koruyabilseler, sahip oldukları zenginlikleri kendileri için kullanabilseler, şu anda bulunduklarından çok daha ileride olabilirler. Bunun için biz nerede yaşarsak yaşayalım, ne iş yaparsak yapalım, hangi eğitimi alırsak alalım kesinlikle kendimiz olmaktan, milli ve manevi değerlerimizden vazgeçmeyeceğiz.
İnşallah 2016 yılında Türkiye’nin ekonomide toparlanmış, hazırlıklarını tamamlayıp, yeniden güçlü bir yükseliş eğilimine girdiğine hep birlikte şahit olacağız. Ne terör ne bölgesel sorunlar ne de ülkemizin önünü kesmek isteyen güçler, 2023 hedeflerimizi hayata geçirmemize engel olamayacaklar, bunun böyle bilinmesini istiyorum.
“İnsanilikten nasibini almamış mahluklar bunlar”
Dikkat ederseniz biz ne zaman ‘yeni Türkiye’ dedik, ‘büyük Türkiye’ dedik, işte o zaman akılla, mantıkla izah edemeyeceğimiz, hadiselerin tabii seyrine tamamen aykırı bir sürü sorunu önümüzde bulduk. Allah aşkına soruyorum sizlere, Türkiye’nin güney sınırlarındaki ilçelerinde terör örgütünün başlattığı kalkışmanın mantıklı bir izahı var mı? En başta bölgede yaşayan insanlarımıza zarar veren, sıkıntı veren bu eylemleri hayatın doğal akışına uygun saymak mümkün mü? Sen yol yapacaksın, birileri gelecek oraların müteahhitlerini tehdit edecek. Sen havalimanı yapacaksın, havalimanını havan topuyla vuracak. E bunu kime yapıyoruz? Orada yaşayan Kürt kardeşlerimize. Böyle bir vicdansızlık olabilir mi? İnsanilikten nasibini almamış mahluklar bunlar.
“Kimsin sen, ne işin var orada?”
Dün malum bir gazetecinin mahkemesi vardı. Bu yargılamaya katılanların durumu çokk önemli. İstanbul’daki konsoloslar mahkemeye geliyor. Kimsin sen, ne işin var orada? Diplomasinin de bir adabı var. Burası senin ülken değil! Kendi sınırların içerisinde hareket edebilirsin. Demokrasi, özgürlük lafını dillerinden düşürmeyenlerin, darbecilerle karşı karşıya olduklarını tercihlerinin hangisinden yana olduğunu görebiliyoruz.
Yargıya sabotaj
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün, Cumhuriyet gazetesinde, MİT’e ait yardım TIR’larının durdurulması olayına ilişkin gizli kalması gereken bilgi ve fotoğraflara yer verdikleri gerekçesiyle “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen ya da tamamen engellemeye teşebbüs etmek”, “devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklamak”, “devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek” ve ”Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek isteyerek yardım etme” suçlarından yargılanmasına başlandı.KAPALI DURUŞMA TALEBİİstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’deki duruşmaya, sanıklar Can Dündar ve Erdem Gül ile avukatları, müşteki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Hatice Özay, müşteki MİT Müsteşarlığı adına Hazine avukatı katıldı. CHP Milletvekillleri Gürsel Tekin, İlhan Cihaner, Barış Yarkadaş, Sezgin Tanrıkulu, Bülent Tezcan, Mehmet Bekaroğlu, Mahmut Tanal, Ali Haydar Hakverdi ve Onursal Adıgüzel ile HDP’li milletvekilleri Meral Danış Beştaş, Garo Paylan ve eski milletvekili Hasip Kaplan da ön sıralardaki yerlerini aldı. Duruşmada Cumhuriyet savcısı, yargılamanın, ”milli güvenliğin zorunlu kılması ve siyasi casusluk davası olması” nedeniyle kapalı yapılmasını talep etti. Duruşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı ile MİT Müsteşarlığı adına Hazine avukatı müdahillik talebinde bulundu. MİLLİ GÜVENLİK İÇİNMahkeme heyeti, tüm duruşmaların kapalı yapılması ile Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MİT Müsteşarlığının müdahillik taleplerinin kabulüne oy birliğiyle karar verdi. Kapalılık kararına rağmen CHP milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi ile HDP milletvekilleri Garo Paylan ve Hasip Kaplan duruşmaya katılmak istedi. CHP ve HDP’li vekiller, uyarılara rağmen duruşma salonuna girdi.İŞGALCİLERE SUÇ DUYURUSUBunun üzerine mahkeme heyeti, milletvekillerinin salondan çıkmasını bekledi ve bu nedenle duruşmayı başlatmadı. Aradan geçen bir saatlik süre sonunda salona geldiği kaydedilen mahkeme heyetinin, milletvekillerinin salondan çıkmadığı gerekçesiyle duruşmayı sonlandırdığı ve 1 Nisan’a ertelediği belirtildi. Heyetin, uyarılara rağmen duruşma salonundan ayrılmayan milletvekilleri hakkında, “kendilerine kapalı olan duruşmadan çıkmayıp yargılamayı engelledikleri” gerekçesiyle “adil yargılamayı etkilemek” suçundan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına hükmettiği aktarıldı. Konsolos kalkanıİngiltere İstanbul Baskonsolosu Leigh Turner, Fransa İstanbul Baskonsolosu Muriel Domenach’ın yanı sıra geçtiğimiz günlerde patlamanın ardından İstiklal Caddesi’nde çektiği fotoğrafı Twitter’dan paylaşan Hollanda Başkonsolosu Robert Schuddeboom da duruşmaya izleyici olarak katıldı. Schuddeboom, fotoğrafları yine sosyal medyadan paylaştı.
“Hedefleri görmemek için herhalde kör olmak lazım“
Suriye’deki gelişmelerin bir anda böylesine mahiyet ve yön değiştirmesi, bölgenin kendi dinamikleriyle açıklanabilir mi? DAEŞ bahanesiyle oynanan oyunları, gerisindeki niyetleri, hedefleri görmemek için herhalde kör olmak lazım. Bölücü terör örgütüne kucak açanların, kol kanat gerenlerin endişesi herhalde bu her taraflarından zavallılık akan teröristlerin kendileri değil, Türkiye’yi 1959 yılından beri Avrupa Birliği kapısında bekletenlerin bilhassa son 10 yılda kabul ettikleri üyelere baktığımızda meselenin kriterler olmadığını gayet iyi anlıyoruz.
http://www.yenisafak.com/gundem/erdogandan-konsoloslara-tepki-2439768